Partizan

İsmet Özel

Girtlagimda bir harf büyüyor
buna dayanacagim
dişlerim kamaşiyor yildizlardan
buna da.
Kabaran bir çarpinti oluyor şehir.
Artik yirtarak açtigimiz zarflarda
ne kargiş, ne infilak
yalniz
koynunda çaresiz, çiplak
isyan işaterleri taşiyan
bir ergen cesedi.
Kabaran bir çarpinti oluyor şehir
uyusam bir dagin benimle uyudugu oluyor
her gün şehrin ortasinda bir ergen ölüyor
domuzuna ölüyor bankerlere durarak
noterden onayli kagitlara durarak
mevlit ilanlarina durarak.
Yunmadik saçlarini okşuyoruz, yavrum.
- Yüzümüzde dolanan bir mayhoş kahkaha -
Girtlagimda bir harf büyüyor
girtlagimizda.
Sarp bir güvercin düşüyor yüregimden
buna dayanmaliyim
ölünce bir partizan gibi ölmeliyim
sabahin kuşluk vaktine savrulan
savrulan savrulan ergen ölüleri gibi.
Şehrin şarkisini söyledigim zaman
yagiz bir kimilti oluyor sesim
korku ve cüzam
korku ve cüzam
korku…
Ne beklenebilir artık namlulardan.
Harçlar karılmış duruyordur
hem de kara
bir gerdek olarak yaşıyoruzdur kendimizi
ne beklenebilir.
Yırtarak açtığımız zarflarda
büyük tecimevlerinde, büyük çarşılarda
pokerde-sinemada-genelevlerde
ne bir suçlu çağrışımı, ne karabasan
yalnız o herkesler
o herkesler kendine akarak boğulan
ve sürdüren bir güleç kocamışlığı.
Bereketli kuşlar serpeceğim ayaklarıma
genzimi yakarak
bir cinayet türküsü söyleyeceğim ben de
ölürsem bir partizan gibi öleceğim
azgın bir gebelik halinde.
Beni dinmeyen bir mavilik kanırtıyor
buna dayanamam
bir çeteci dişleriyle söküyor kanımdaki çiviyi
buna da.
Radyodan silah sesleri geliyor
ter kokusu geliyor, ayak
aksayan bir şey örtüyor
yüreğimin kabzasını
olmadık sesler geliyor radyodan
beynimde korkunç bir vida olarak
ergen ölüleri
artık ellerimi bu rahlelerden ayırsam
boyunbağımın ve gülüşümün o kirli
rahatlığından, yırtık uğultusundan şehrin.
Umudunun ayak seslerini okşuyoruz, yavrum.
Kuşandığımız 
bu alkol kokusu bize ne getirdi ki!
ÇIKSAM
gök
şarlayarak devrilse ardımdan
- ölürsek bir partizan gibi ölmeliydik -
yürüsem parçalanmış bir ceset tazeliğinde
yürüsem beynimde kıpkızıl bir serinlik
sonra denizler devirebilirim dudaklarımdan
sonra aşk, sonra dirlik: partizan