Diyarbekir Ölüleri

Nevzat Çelik

I 

dün gece muştularla yağıyordu havalandırmaya ilk karı martın 
dün gece yüreğimizde bıçaktı ölüm haberleri diyarbakır'ın 

asıldı ellerimiz ayasından kasap çengeli mi parmaklıklar 
daha kaç fırtınayla çarpışacak bu erkek dökümü alınlar 

II 

incedir bileklerimiz yaşamak ağrısıdır boynumuzdaki 
atılırız her çığlığa süngü de öyle bir keskin ki 

aynı saldırma değil mi göğsümüzde gizlimizi arayan 
döküp benzini esmer tenimize yangınları kundaklayan 

yanıp kavrulan bir ülkeydi anladım ortasında o ateşin 
nasıl unuturum gözlerinizi karaydı arasında uzun kirpiklerin 

belki hiç sayamayacaksınız sevgilinin saçına kaç ak karıştı 
gene de söyleyeceksiniz: yürü sevgilim ne de güzel yakıştı 

elli dokuz gün mü aç kaldınız vay benim kardeşlerim 
altınız öldü demek artık kaşık tutmaz bu ellerim 

III 

içimde bir ülke ağlar oturmuş sınırlarına saçını tarar 
bir çam devrilir hüznüme dalından bir kuş kalkar 

kuşun kanadına mı konar sabah yoklar demirörgüleri 
açamam ki sımsıkı gözlerim içinde diyarbakır ölüleri 

kimbilir ne güzeldir dinlemek dillerinde direnç türküleri 
basıp doğrulacak elbet kendi küllerine diyarbakır ölüleri

Mart-Kasım 1984