Birazdan Gün Doğacak

Erdem Bayazıt

Nuri Pakdil'e

Beton duvarlar arasında bir çiçek açtı 
Siz kahramanısınız çelik dişliler arasında 
Direnen insanlığın 
Saçlarınız ıstırap denizinde bir tutam başak 
Elleriniz kök salmış ağacıdır zamana 
O inanmışlar çağının. 
Zaman akar yer direnir gökyüzü kanat gerer 
Siz ölümsüz çiçeği taşırsınız göğsünüzde 
Karanlığın ormanında iman güneşidir gözünüz 
Soluğunuz umutsuz ceylanların gözyaşına sünger. 
Gün doğar rüzgar eser bulut dolanır 
Rahmet şarkısı söyler yağmurlar 
Alnınız en soylu isyandır demir külçelere 
Gürültü susar ses donar sevgi tohumu patlar 
Sessiz bir bombadır konuşur derinlerde. 
Ey bizim sabır yüklü toprağımızın kutsal ağacı 
Sen bize hayatsın umutsun mezarlar kadar derin 
Bizi tutan bir şey varsa dirilten o sensin 
Üzerinde uyuduğumuz yavru kuşların 
tüy renkli sıcaklığı. 
Ey damarlarımızda donan buz yüklü heykeller 
beldesinden 
Yıkıntılar sonrası sarındığım şefkat anası 
Ey dağları yerinden oynatan ses ey mermeri toz eden 
rüzgar 
Ey alemi donatan ışık toprağa can veren el. 
Gün olur toprak uyanır ağaç uyanır uyanır böcekler 
Sarı bozkır titrer çıplak ağaçlar yeşerir gök yıkanır kirli 
dumanlardan 
Su coşar deniz kabarır canlanır ölü şehirler 
Yemyeşil bir rüzgar eser yıldızlar arasından. 
Şimdi siz taşıyorsunuz müjdenin kurşun yükünü 
Çatlayacak yalanın çelik kabuğu 
Sizin bahçenizde büyüyecek imanın güneş yüzlü çocuğu.

Güzlek - 1966