Kuvâyi Milliye - Başlangıç

Nazım Hikmet Ran

Onlar
  

Onlar ki toprakta karınca, 
                                suda balık, 
                                       havada kuş kadar 
                                                   çokturlar; 
korkak, 
            cesur, 
                     câhil, 
                             hakîm 
                                      ve çocukturlar 
ve kahreden 
                 yaratan ki onlardır, 
destânımızda yalnız onların mâceraları vardır. 

Onlar ki uyup hainin iğvâsına 
                                   sancaklarını elden yere düşürürler 
ve düşmanı meydanda koyup 
                                      kaçarlar evlerine 
ve onlar ki bir nice murtada hançer üşürürler 
ve yeşil bir ağaç gibi gülen 
ve merasimsiz ağlayan 
ve ana avrat küfreden ki onlardır, 
destânımızda yalnız onların mâceraları vardır. 

Demir, 
         kömür 
                   ve şeker 
ve kırmızı bakır 
ve mensucat 
ve sevda ve zulüm ve hayat 
ve bilcümle sanayi kollarının 
ve gökyüzü 
                 ve sahra 
                             ve mavi okyanus 
ve kederli nehir yollarının, 
sürülmüş toprağın ve şehirlerin bahtı 
               bir şafak vakti değişmiş olur, 
bir şafak vakti karanlığın kenarından 
                onlar ağır ellerini toprağa basıp 
                                        doğruldukları zaman. 

En bilgin aynalara 
         en renkli şekilleri aksettiren onlardır. 
Asırda onlar yendi, onlar yenildi. 
Çok sözler edildi onlara dair 
ve onlar için : 
    zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri yoktur, 
                                                                  denildi.